ÖZEL HASTANEDE HATALI TEŞHİS SONUCU GÖZÜNÜ KAYBEDEN ÇOCUK VE AİLESİ ADINA AÇILMIŞ TAZMİNAT DAVASIDIR
31 Aralık 2019HASTANEDE ÜÇÜNCÜ KİŞİNİN SALDIRISI NEDENİYLE GÖZLERİNİ KAYBEDEN KİŞİ ADINA İDAREYE KARŞI AÇILMIŞ TAZMİNAT DAVASIDIR
11 Ocak 2020T.C.
…
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2015/1.. Esas
KARAR NO : 2016/1.. Karar
HAKİM :
KATİP :
DAVACI (TEMLİK EDEN) : 1- M……………. Gebze/ KOCAELİ
DAVACI (TEMLİK ALAN) 2- B…………….. Ümraniye/ İSTANBUL
VEKİLİ : Av. ÖZGÜR ERAY TAŞ – Rüstempaşa Mah.Ersin Cad.No:31 54600 Sapanca/ SAKARYA
DAVALI : ……………. BELEDİYE BAŞKANLIĞI –
VEKİLİ : Av. …………….
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/04/2015
KARAR TARİHİ : 17/03/2016
Mahkememizde görülen Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili 22/04/2015 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 09/12/1998 tarihinde ……… Belediyesine ait bulunan …… İlçesi ……. Mahallesi … ada … parselde kayıtlı ….-m² yüzölçümündeki taşınmazı tapuda hiçbir sınırlayıcı kayıt olmadan devir ve satın aldığını, müvekkilinin bahse konu taşınmazını satmak için 2015 Mart ayı başında tapu idaresinden kayıt aldığında orman işletme müdürlüğünce 27/06/2002 tarih ve 170 yevmiye numarası ile 2/B şerhi konulduğunu gördüğünü ancak tapu idaresindeki yetkililerin bu şerhin yanlışlıkla 2/B olarak işlendiğini doğrusunun orman şerhi olduğunu beyan ettiklerini, tapulu taşınmazlara konulmuş olan 2/B şerhlerinin kendiliğinden kaldırılacağına dair yasal düzenleme olmasına rağmen bu şerhin kaldırılmamış olmasının tapu idaresindeki yetkililerin beyanını doğru kıldığını, ancak tüm işlemlerin resmi olması adına Orman İşletme Şefliğine başvuruda bulunulduğunu ve davacı müvekkile ait taşınmaz üzerine idarece konulmuş olunan şerhin 2/B şerhi mi yoksa orman şerhi mi olduğu hususunda bilgi verilmesini, eğer orman şerhi ise bu şerhin kaldırılmasını talep ettiklerini, başvurularına karşılık olarak bahse konu şerhin orman şerhi olduğu ve bu şerhin silinmesinin mümkün olmadığını belirttiklerini, bu kapsam itibariyle taşınmazın kısmen kesinleşmiş orman sınırları dahilinde kalmasından dolayı tapunun bu bölümünün hükümsüz kaldığının sabit olduğunu, diğer yandan taşınmazın tapusunun iptali hususunda dava açma olgusunun idarenin takdirinde olduğunu idareyi dava açmaya zorlama imkanlarının mevcut olmadığını, yerleşik yargıtay kararları gereği şerhin kaldırılması yönündeki talebin reddinin dava açma açısından hukuki yarar sağlamaya yettiğini, mevcut durum itibariyle davalı belediye aslında orman olan sahada kalan bir taşınmazı davacı müvekkile sattığını, dolayısıyla bu zararın tazmininin yasal gerekliliği olduğunu belirterek ileride gerçek değerini bildirecekleri şimdilik …TL olarak açtıkları belirsiz alacak davasının kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
Davalı vekilinin 20/05/2015 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazında içinde bulunduğu alanın ifrazdan önce ……… Mahallesi …… Mevkii … pafta … ada … nolu parselde kayıtlı taşınmazın …. Belediye Başkanlığı adına kayıtlı iken 27/11/1986 tarihinde ….. Ticaret A.Ş.’e açık arttırma usulü ile satılmış olduğunu, daha sonra ihaleye fesat karıştırıldığı gerekçesi ile ….. Belediye Başkanlığı aleyhine tapu iptal ve tescil davasının açıldığını, ….. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1990/150 Esas 1994/171 Karar sayılı kararı ile ….. Ticaret A.Ş. adına kayıtlı taşınmazın tapu kaydının iptali ile ….. Belediye Başkanlığı adına tesciline karar verildiğini, adı geçen kararın 07/09/1995 tarihinde kesinleştiğini, dava konusu taşınmazın mahkeme kararı ile vekil edenin tüzel kişilik adına tescil edilmiş olduğunu, davalı belediyenin mülkiyet hakkının kapsamında dava konusu taşınmazı karşı tarafa sattığını, dava konusu taşınmazın satış anında malik ….. Belediye Başkanlığının bu satışı yapmasını engelleyen herhangi bir şerh yada ihtirazı kaydının bulunmadığını, ilgili orman idaresinin ve tapu sicil müdürlüğünün ihmalinden ileri gelen zararların vekil eden davalı tarafa yükletilemeyeceğini, vekil edenin davalı tarafında tapu kayıtlarına ve ilgili mahkeme kararına güvenerek dava konusu satış işlemini yaptığını, dava dilekçesinden de anlaşılacağı üzere tapu kaydının halen davacı adına kayıtlı olduğunu, bu durumda davacının gerçek ve güncel zararının bulunmadığını, dolayısıyla davacının zararının halen oluşmadığını, dava açmakta hukuki yarar bulunmadığı gözetilerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Deliller toplanarak dava konusu taşınmaz başında keşif yapılmış, Orman Yüksek Mühendisi bilirkişi ….’nın 15/10/2015 tarihli raporunda … ada … parsel nolu taşınmazın yapılan incelemeler ve fen bilirkişisinin hazırladığı rapor doğrultusunda …-m² lik kısmının kesinleşmiş orman kadastrosunda devlet ormanı sınırları içinde kaldığı, ….-m² lik kısmının ise orman sayılmayan alanlar içinde kaldığını tespit etmiştir.
İnşaat Mühendisi Teknik Bilirkişi … ve Mülk Bilirkişi …’ın 09/11/2015 tarihli raporunda … ili … ilçesi … Mahallesi … Mevkii … ada … parsel …-m² olan taşınmazın ormanda kalan …-m² lik kısmının 22/04/2015 dava tarihindeki toplam değerinin …-TL olduğunu tespit etmiştir.
Dosyaya sunulan 12.01.2016 tarihli temlikname ile davacı … dosya kapsamındaki alacağını …’na temlik etmiş, davacı vekili temlik alan …’nun vekaletnamesini dosyaya sunarak davaya temlik alan yönünden devam edeceklerini belirtmiş ve yargılamaya temlik alan davacı yönünden devam olunmuştur.
Davacı vekili 16.03.2016 tarihli dilekçe ile dava değerini düzelterek eksik harcı tamamlamıştır.
İncelenen evrak ve tüm dosya kapsamı itibariyle; dava konusu … İlçesi … Mahallesi … ada .. parselde kayıtlı …-m² yüzölçümündeki taşınmazın davalı belediye tarafından davacıya satıldığı, dosyaya sunulan bilirkişi raporlarına göre taşınmazın …m² lik kısmının kesinleşmiş orman kadastrosunda devlet ormanı sınırları içinde kaldığı, kalan …m² lik kısmının ise orman sayılmayan alan içinde kaldığı, buna rağmen davalı … Belediye Başkanlığının kısmen orman olan sahada kalan bu taşınmazı davacıya sattığı, aldırılan bilirkişi raporları ile de taşınmazın bir kısmının orman bir kısmının orman sayılmayan alanlar içinde kaldığının sabit olması nedeniyle davalının ormanda kalan kısım nedeniyle davacının uğradığı zararı gidermekle yükümlü olduğu, asıl davacı dosyadaki alacağını …’na temlik ettiğinden davalı taraftan bu zararı talep etme hakkının da temlik alan davacıya ait olduğu kanaatine varıldığından davanın kabulüne karar verilerek ağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Ayrıntısı yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile, … TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Karar tarihi itibariyle alınması gerekli …TL harçtan peşin alınan …TL ve …TL ıslah harcının mahsubuyla … TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacı yanca yapılan …TL dosya, …TL başvurma harcı, …TL peşin harç, … TL ıslah harcı, …TL keşif harcı, …TL posta gideri, …TL bilirkişi ücreti, …TL taksi ücreti olmak üzere toplam … TL’nın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalı tarafça yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan ve takdir edilen …TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
7-Kalan gider avansının karar kesinleştiğinde, yatıran taraf dosyaya banka IBAN numarası bildirdiği takdirde bu hesaba, kaleme müracaat etmesi halinde mahkemeler veznesinden, aksi halde masrafı avanstan karşılanmak üzere resen PTT yoluyla konutta ödemeli olarak iadesine,
Dair, davalı vekilinin yüzüne karşı, davacı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde mahkememize verilecek temyiz dilekçesi ile Yargıtayda temyizi kabil olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.17/03/2016
T.C.
YARGITAY
13. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/28…
KARAR NO : 2019/12…
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
Y A R G I T A Y İ L A M I
MAHKEMESİ : … Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 17/03/2016
NUMARASI : 2015/1..-2016/1..
DAVACI (TEMLİK EDEN) : 1-M…..
DAVACI (TEMLİK ALAN) : 2-B……..vekilleri avukat Özgür Eray Taş
DAVALI : …….. Belediye Başkanlığı vekili avukat ……
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere özellikle somut olayın özelliğine göre; yerinde olmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda dökümü yazılı … TL kalan harcın temyiz edenden alınmasına, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 19/12/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.